17 Mayıs 2020 Pazar

Bir Pazar Temizliği Klasiği





Bir pazar klasiği olarak yapılan  dip-köşe temizliğin ardından,mis gibi kokan bir ev huzuru.Fonda duyulan Sezen Aksu'nun " ben de yoluma giderim..." diyen zarif sesinin hüznü. Sahi çiçek gibi,hayat dolu kızcağızların bir pazar sabahına:"Bugün bütün evi tertemiz yapacağım"diyerek uyanmasına normal bakıyor musunuz ? Ben hiç normal bakmıyorum,normal değil çünkü.

Bir pazar sabahında temizlik yapmak istemek,terapi ihtiyacıdır. Üzüntümü paylaşamıyorum ama daha fazla da güçlü durmaya dayanamıyorum hissidir. Önce her şey dökülür ne var ne yok evdeki her şey,biriktirdiğimiz bütün dertlerimiz gibi. Kafamızın içinde susmayan bütün sesler gibi... Lavaboyu ovarken başlar her şey,bütün pişmanlıklar düşünülür.Düşündükçe daha çok ovarsın , sanki dertlerinde akan suyla silinip gidecek gibi.Masa örtüsünü düzeltirken birden aklına gelir düzene sokamadığın onca şey,o yüzden sinirini örtüden çıkarırsın.Camı silerken aklına gelir yaptığın bütün fedakarlıklar,sahi en emin olduğunun bile karşılığını alamamışsındır. Tam tertemiz oldu deyip uzaktan cama bakarken kenarda köşede görülen leke izi son raddedir. Oturur bir köşede çıkmayan lekeye ağlarsın.Aslında ağladığın çok başkadır,bambaşka. Annen ayda yılda bir yaptığın temizliğin tribi diye geçirir içinden,oysa sen daha çok ona sarılıp hüngür hüngür ağlamak istersin.Üzülmesin diye kaldığın yerden devam edersin.
Her şeyi yerli yerince yerleştirdikten sonra evin o düzeni,o ferahlık birden kendine getirir seni.
Ne var ne yok kirli sepetine atıp kapağı kapattıktan sonra yola devam edersin...
Ümitsizlik yok dersin,ağlamak yok,düşünmek yok...
Sıla'nın da dediği gibi  belkide "...fazla hep dahasına meyilimiz fazlaaa" ondan bu dertlerimiz deyip müziğin sesini açarsınız.
İşte öyle bir tuhaf pazar arkadaşlar,ara ara yine buralardayım. Esen kalın.

Hiç yorum yok: